Ulu önder ATATÜRK’ün 30 Ağustos 1922’de “Askerler ilk hedefiniz AKDENİZ İLERİ!..” emri sonrası, bambaşka bir boyut kazanan ülkemizin güney sahilleri neden önemliydi?
İzmir işgal altındayken neden Ordu’ya “AKDENİZ” parolası söylenmişti?
Bu emir Kahraman ve Gazi Türk Ordusu’nun, 350-400 Km’lik bir alanı Afyon- İzmir arasını dokuz gün gibi kısa bir sürede geçilmesini sağlamıştı. Ayrıca Yunanlıların yüzme alanında madalya kazanmalarının sebebi olarak dünya tarihine yazılmıştır.
Önüme “Mavi Vatan” haritasını açarak baktığımda, “Akdeniz neresi İzmir neresi” diye düşünmeden edemedim. Dünkü düşmanların bugün yine düşman, dünkü maşaların yine bugün maşa olduğunu bir kez daha hatırlayınca, tarihin tozlu raflarında araştırmaya koyuldum.
15 Mayıs 1919 tarihinde maşalık vazifesini paşalıkla karıştıran Yunanlılar! İzmir’i işgal etmiş ve döneminde yüzbaşı olan “Gevur Mümin” (Aksoy) gibi birçok kahramanın, vatan için vatan haini olan evlatların olduğunu unutmuştu. Düşman Osmanlı devletinin içinde bulunduğu durumu fırsat bilerek, işbirlikçi Damat ülkenin tüm maddi ve manevi gücünü yıkmaya and içmiş gibi halkı kandırırken, Yunanlılar Anadolu’nun içlerine kadar ilerlemiş ve Ankara’yı tehdit eder hale gelmişti. İşte kırılma noktamız burada başladı. Osmanlı arşivlerindeki coğrafi bilgilere baktığımızda ise ilginç bir gerçek bizi karşılıyor. Anadolu’yu kuşatan deniz; İstanbul boğazına kadar Akdeniz, İstanbul boğazı çıkışında ise, kalan tüm bölgenin Karadeniz olarak adlandırıldığını öğrenmiş oldum. Haliyle Adalar denizi, Akdeniz’in, Marmara denizi ise, Adalar denizinin iç körfezi durumundadır.
Dönemin şartlarında Harbiye’de öğretildiği gibi tanımlayan ATATÜRK… O “Akdeniz” derken, bugünün Akdeniz’ini kastetmemiştir.
AKDENİZ’in geçmişine bakarken bugününe geldiğimizde, Ata Türkiye’nin Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sınırlarında doğalgaz bulması, ardından Yunanlıların yüzücülükteki maharetlerini kanıtlama isteği sonucu, NAVTEX üstüne NAVTEX ilan eder olduk…
İt dalaşları, göçmenler meseleleri derken bugünkü Akdeniz’in Türk sahası olduğunu zor da olsa kabullenen Yunanlıları susturduk ki…
Yaklaşık bir ay kadar önce, eldeki maşayı değiştirenler, ASALA terör örgütünü hortlatamayınca Erivan’daki Ermenileri telef etmeyi tercih ederek, Can Azerbaycan’ ın sivil halkına saldırılarda bulundurtmuş ve de Aslen Azerbaycan toprağı olan ve Rusların Ermeni ismiyle işgal ettiği KARABAĞ toprağının işgalini de ekleyerek kahpece saldırmıştır. Tüm bu yaşananlar,
“Tarih tekerürden ibaretse tekkerrür ettirmeyin.” diyen Mehmet Akif’in sözünü bir kez daha gündeme taşımıştır.
1) Yunan tekrar yüzme kurslarına katılacağını anlayınca, ekonomiye yönelmiş sesini kesmiştir.
2) Erivan’daki zibiller ise; kaçacak delik aramaktalar.
Anlayacağınız Türkiye’nin Akdeniz’i Karabağdır !
Açın haritaya bakın…
Azerbaycan sınırları karalar bağlayan Karabağ’dan ilerleyerek Erivan’ın İran’dan aldığı desteğin kesilmesi anlamına gelen, Karabağ ile Nahcivan arasındaki işgal topraklarının Azerbaycan’a fiziken katılması ile Erivan’ın dünyayla bağlantısı Türkiye, Gürcistan ve Rusya’dan ibaret olacak ki Rusya ile kara sınırı da yok. Türkiye zaten kapı açmaz. Gürcistan da hava sahasını kapattı. Böylece maşa olup kendini paşa sanan bu Ermeni topluluğu, Azerbaycan olmazsa nefes alamayacağını bir kez daha hatırladı…
Yine de unutmamak lazım, ekmek yediği kaba pisleyen fırsatını bulur yine pisler… Sonuçta çift dil sadece yılana özgü bir özelliktir.
Türkiye olarak bizim için Karabağ nedir sorusuna cevaben, “Karabağ Turan’dır Vatandır, Vatan Anadır Namustur. Yaşamak için ihtiyaç olan nefestir..”
Karabağ neden böylesine önemlidir derseniz de, Karabağ’dan geçen Azerbaycan, Türkiye’ye doğru ilerleyecek, kendine bağlı Özerk muhtariyet Nahçıvan’ı da kanyon (şehir) yaparak, Türkiye ile sınır kuracaktır. O vakit görülecektir ki, enerji koridoru nasıl oluşturulur, ticaret nasıl yapılır, yeni ticaret yolları nasıl üretilir.. Hepsinden ötesi ORTA ASYA TÜRK CUMHURİYETLERİ ile TÜRKİYE’nin karasal hatta tren yolu ile bağlandığını hayal edin şimdi.. Gözünüzde canlandı mı Karabağ neresidir?
Ayrıca net olarak gösteremesekte, Güney Azerbaycan ile karabağ’ ın fiziki yakınlığını göz önüne aldığımızda İran’ ın terör örgütü pkk ve terör devleti erivan yönetimine yardım etmesindeki açık gayeyi görebilmekteyiz.
Karabağ bizim kızıl elmamızdır.
“Vatan ne Türkiye’dir Türklere ne Türkistan…
Vatan büyük ve müebbed bir ülkedir: Turan!..”
(Ziya Gökalp)
Yazının Sözü Uygulaması:
Kınında duran kılıcın kestiği görülmemiştir.
Ek not : Bugünkü sınırlarda Nahcivan ile Türkiye cumhuriyeti arasında kalan 68 Km’ lik alan Mustafa Kemal Atatürk’ün şahsi malı olduğu için işgal edilse dahi başka devlet el koyamamaktadır. Bununla birlikte, Nahcıvan Cumhuriyeti’ ni Şehit Enver paşa’ nın ağabeyi Halil paşa ve 300 gönüllü askeri askerlikten istifa ederek bölgede Osmanlı devleti’ nden apayrı bir ihtilal yaparak yeni bir Türk devleti olarak kurmuşlardır.
Aynı teşkilat, Hatay devleti ve Batı Trakya devletlerini de kurmuşlardır.
Türk tarihinde bugün ne oldu ?
- 1757 – Osmanlı Padişahı III. Mustafa‘nın tahta çıkışı.
- 1873 – Teodor Kasap tarafından çıkarılan mizah gazetesi Hayal yayınlanmaya başlandı.
- 1919 – Sedat Simavi tarafından çıkarılan siyasi mizah dergisi Diken yayınlanmaya başladı.
- 1920 – Kars‘ın kurtuluşu: Doğu Cephesi Komutanı Kâzım Karabekir Paşa komutasındaki Ordu büyük bir zafere imza attı.( Daha sonradan DP yöneticisi Hüsamettin CİNDORUK İsmet paşa asker kaçağı diyecek ve halk buna inanıp sokaklara dökülecekti.)
- 1923 – Mustafa Kemal Paşa, Başbakanlığa İsmet Paşayı (İnönü) atadı.
- 1937 – Ankara Gar binası törenle açıldı.
- 1961 – Türkiye ve Almanya resmî işçi alım anlaşmasını imzaladılar.
- 1973 – Boğaziçi Köprüsü, Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk tarafından açıldı.
- 1974 – Muhammet Ali, Kinşasa–Zaire‘de George Foreman‘ı yenerek tekrar dünya ağır sıklet boks şampiyonu oldu.
- 1980 – Bülent Ecevit, CHP Genel Başkanlığından istifa etti.
- 1983 – Erzurum ve Kars‘ta meydana gelen depremde, 1330 kişi öldü, 534 kişi yaralandı.
- 1984 – Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Mürted‘de uçak fabrikasının (TAI) temelini attı.(15 Temmuz hain darbe girişimi bu havalimanından yönetildi.)